Drop Down MenusCSS Drop Down MenuPure CSS Dropdown Menu

25 Ekim 2015 Pazar

ÇOCUKLUK ÇAĞINDA KETLENMELERE DAİR




     Küçük Prens kitabı'nın ilk bölümünde, yazarın çocukluk çağında yaşadığı resim yeteneği ile ilgili engellenme beni de çok etkilemiş olacak ki bu konu üzerine kalem oynatmak gerek diye düşündüm.


    Kendi çocuğumuz yahut çevremizdeki herhangi biri de olsa; yetişkinler olarak bizden sonraki nesli yetiştirir ve büyütürken  ne kadar engellemeler den kaçınıyoruz? Yetişkinler olarak çocukların düzeyine inebiliyor muyuz?

    Belirli kültürel kalıplarımız var nesilden nesile aktardığımız. Yanlış mı? doğru mu? sorgulamayıp bize empoze edileni olduğu gibi kabul ettiğimiz bir alt kültüre sahibiz. Kitapta da diyor ya, " sen şimdi resim çizmeyi bırak! matematik, coğrafya çalış!" ve 6 yaşındaki bir çocuğun resim becerisi son bulur. Hatta o kadar son bulur ki yıllar sonra bir yetişkin olduğunda hala bir kuzu bile çizemeyebileceğine kanaat getirir yazar. Sonuçta erken dönemlerde yaşanılan ketlenmelerin hayatımızın ileriki dönemlerine etki ettiği psikolojik gerçeklerden. Herkez biraz geçmişine baktığında bu tür ketlenmelerden biraz payını almıştır. İlgi duyduğu bazı şeyler yetişkinler tarafından önemsenmemiş bunun yerine, yetişkinlerin gözünde daha gerçekçi şeylere yönelmeleri gerektiği vurgulanmıştır. Yetişkinlerin gözünde; matematik, coğrafya yada türkçe  çalışmak daha gerçekçidir ve daha çok anlam ifade eder. Kültürümüzde bunlar çocukları bir yerlere getirecek bilimler olarak görülür. Fakat estetik algımızı geliştirecek ve ruhen bizi daha üst boyutlara taşıyabilecek yetenekler  pek de önemsenmez. Tabi ki bu ailenin kültür ve eğitim seviyesi, eskiye göre günümüzde bilinçli ailelerin artması gibi faktörlere bağlı olmakla birlikte " ketlenme" olgusu hala devam etmekte kültürümüzde. Çoklu zeka kavramı tanımlanalı hayli zaman oldu aslında. Belkide eğitim sistemimizin bir hatası olarak yetişkinler bilinçlendirilemedi bu konuda. Çocuklar birey olma yolunda ilerlerken eğitim sistemi açısından belirli kalıplara sokularak tektipleştirildi. Zeka ve yeteneklerin farklı boyutları görülmedi. Her ebeveyn çocuğundan Doktor, Mühendis olmasını bekledi. Çocuklar için doğru ve olumlu yönlendirmeler o kadar önemli ki! Küçüklük çağında doğru desteklenip yönlendirilen her çocuk geleceğin iyi bir doktoru mühendisi olduğu kadar, iyi bir neyzeni ve hattat'ı da olabilir ve hayatını her anlamda bu yetenekle birlikte idame ettirebilir.

    Kuşu ölen bir çocuğun evine taziyeye giden Efendimizin davranışı geliyor hatrıma. Genel anlamda baktığımızda, çocukların anlayış düzeyine inebilme ve onları önemseme adına ne kadar hoş ve kulağımıza küpe olabilecek, üzerine çok şey de düşündürebilecek bir davranış. Efendimizin (s.a.v) ümmeti olarak aynı ahlaki kültürü  ne kadar yaşıyor ve bizden sonraki nesle aktarabiliyoruz? Gelecek nesli Çok yönlü yetiştirmek adına, çocukların içsel Dünyasına bakabilmek ve tektipleştirmemek niyetimiz olsun...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

40 ada adıyaman afganistan ahzab akçaabat anı anıt ankara anne ANNEMİZ antik antik kent antika antikacı arasta arif arkeoloji artuklu ASİYE asmalı asoss asteroid astroloji ayder ayet aynalı çarşı ayvalı baba adayları bakır balon baraj batı bayezid beceri bellapais bıttım bilgi bilgin bin muhteşem güneş BİPOLAR blog BOOK booking boztepe böğürtlen kışı bungalow bursa butik butik otel BÜLBÜLÜN KIRK ŞARKISI cadde cami cariye cave house conk cumalıkızık cumba cumbalıev CÜCELOĞLU CYPRUS çamlıhemşin çanakkale çocukluk çocuklukçağı dağ darulhadis darulkurra daruşşifa deniz denizli dergah derviş dervişhane dev dibekkahvesi din doğa doğu dönem dua dünya eceabat edebiyat edirne efendimiz EFENDİMİZ efibadem ege ekol elfabe emir engellenmek.blog erzincan erzurum eskimardin ev eyvan eyyub filistin FİRAVUN fotoğraf gazimagosa gebelik gelibolu gelişim genç gezi gezmek girne girnekapısı gizli göbeklitepe GÖKÇEADA göl göreme güney güneydoğu HACER hadis halfeti hamilelik HANİF harran hat hayatın içinden hayatıniçinden hazret hekimoğlu helak heykel hoca hristonunyeri hürrem HZ. AİŞE hz.ibrahim hz.muhammed ihtiyar ilim ilmisima imambakır İMRANAİLESİ imroza insan ipek isa iskender pala islam istanbul işgal kabil kahta kahvaltı kale kaleköy kapadokya kapalımaraş karaağaç karadeniz kasımiye kasr kavim kayabaşı kefalos keramet. ketlenmek kıble KIBRIS kırk mektup kıyafetname kızmesleklisesi kitap KİTAP KİTAPLAR KKTC kommagene konak konukevi konya kozahan köy köyevi kral kudüs kutsal kuyu kuzey kuzulimanı küçükprens küçükyaş külliye kültür kümbet kürk mantolu madonna kütüphanem labirent latifiye lav lazkoyu lefkoşa limon ağacı lut maçka madamınyeri mustafanınkayfesi mağara makamı ibrahim manastır MAnia MANİK MANİK DEPRESİF mardin mardinevleri medrese medyen mehmetçelebi mektup meriç mevlana MISIR mihmandar mihrab mihrimah mimarsinan miras MİSTİK modern monarşi muhafazakarpeygamber MUSA müze nebi nemrut NİL nuh of okumak orhangazi ortadoğu osmangazi osmanlı osmanlışkültür otel öğrenci pamukkale peri bacaları peygamber pilotolmak piyade psikiyatri psikolog psikoloji radeviyye rasathane resim resimyeteneği revak reyhani rize roman ruh sabahattin ali sabır sabun sahra sakızlımuhallebi sanat SARE savaş selçuklu selimiye sepet sera sevgi Seyahat seyahat defterim seyahatdefterim seyyah sıra sıragecesi SİBEL ARSLAN siyer soru cevap sultan sure suuçtu süleyman sümela süryani şems şuayb tahran tarih tasavvuf taş telkari trabzon Travel trengarı troya truva tur türbe türkiye uçak uçurtma avcısı ulu unesco urfa urfa şanlıurfa uzungöl ülke üniversite ürgüp vadi vaka yalom yarımada yaşam yayla yaylakent yazar yeşil yeşilyurt yetenek